Ülkemiz, gerek Cumhuriyet öncesi dönemde, gerekse Cumhuriyet döneminde pek çok uluslararası öğrenciye eğitim için kapılarını açmış, gelen bu öğrencilere burslar da temin ederek ülkemizde iyi bir eğitim almaları sağlanmıştır. Özellikle 1960’lı yıllardan itibaren diğer devletlerle imzalanan ikili anlaşmalar çerçevesinde burslar sağlanmakla birlikte, merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın teşvikleriyle ülkemizin uluslararası öğrenci politikası ilk kez 1992 yılında sistematize edilmiş ve “Büyük Öğrenci Projesi” adlı çalışma başlatılmıştır.
2000’li yılların başından itibaren, Türkiye’nin dış politikadan kültüre, iktisadî kalkınmadan sosyal politikalara, her alanda sergilediği büyük gelişim, uluslararası eğitim paradigmasına da yansımış, söz konusu alanda önemli adımlar atılmaya başlanmıştır.
2010 yılında kurulan Başkanlığımıza tevdi edilen görevler çerçevesinde, Başkanlığımızın girişimleri ve diğer ilgili kurumların işbirliğiyle 2012 yılında “Türkiye Bursları” programı hayata geçirilmiş ve ülkemizin uluslararası öğrencilere yönelik yükseköğretim bursları güncellenmiştir.
Başvuruda Artan Talep
Türkiye Bursları, uygulanmaya başladığı 2012 yılında, toplam 10 bin civarında başvuru alırken 2017 yılında bu sayı 100 binin üzerine çıkmıştır. Aynı zamanda başvuru alınan ülke sayısı da neredeyse ikiye katlanmıştır. 2019 yılında ise dünyanın 167 ülkesinden 145 bin 700 başvuru ile Türkiye Bursları’na rekor başvuru gerçekleşmiştir.
Türkiye Bursları öğrencilere yalnızca burs sağlayan değil aynı zamanda üniversite yerleştirmesi de yapan bir programdır. Bu özelliğiyle dünyadaki diğer burs programlarından farklılaşmaktadır.
Ayrıca aylık bursun dışında uçak bileti, üniversite katkı payı, genel sağlık sigortası, yurt ve Türkçe eğitimi de burs kapsamında temin edilmektedir.
Eğitim İle Küresel İşbirliği
Türkiye’yi ve dünyayı çevreleyen bölgede uluslararası öğrenci hareketliliğine katkıda bulunan Türkiye Bursları, geleceğin liderlerini bir araya getiriyor. Türkiye, ülkeler arasındaki eğitim odaklı ilişkilerin uzun süreli dostluklara yol açabileceğine inanmaktadır.
Türkiye’nin farklı kültürel geçmişe sahip eğitimli bir genç nüfusun, ülkelerin kalkınması ve küresel sorunların barışçıl çözümü için önemli bir fırsat sağladığı görüşü. Türkiye Burs programı, küresel bir karşılıklı anlayış, dayanışma ve fırsat eşitliğini temel alan, Türkiye’nin bu ilkeleri doğrultusunda hedeflerini belirlemiştir.
Bu küresel vizyonla, Türkiye Burs Programı, eşsiz tarihi ve coğrafi öneme sahip Türkiye’deki üniversitelere devam etmek için çağımızın değerleri doğrultusunda eğitim almak isteyen uluslararası öğrencileri davet etmektedir.
Türkiyede Uluslar Arası Öğrenciler
Artan sayıda üniversite, araştırma merkezi, akademisyen ve uluslararasılaştırma boyutları ile ülkemiz yükseköğretim alanında büyük bir değişim içindedir. Son 10 yılda, yükseköğretim kurumlarımızda okuyan uluslararası öğrenci sayısı% 75 oranında artmış ve mevcut rakamlara göre ülkemiz, yaklaşık 150 bin uluslararası öğrenciyle dünyanın en uluslararası öğrenci karşılayan ülkelerinden biri haline gelmiştir. Bunların bini burslu öğrencidir.
Ülkemiz 2023 yılına kadar 200 bin uluslararası öğrenciye ev sahipliği yapmayı hedefliyor. 1975’te kendi ülkesi dışında bir ülkede okuyan öğrenci sayısı sadece 800 bin iken, bu rakamın 2010’da 4 buçuk milyona ulaştığı tahmin edilmektedir. Günümüzde 7.5 milyona ulaşılmakta ve 2030 yılına kadar 20 milyona ulaşması beklenmektedir.
Öte yandan, tüm dünyada yükseköğretim programına kayıtlı öğrencilerin sayısı da hızla artmaktadır. 2009 yılında dünyadaki herhangi bir yükseköğretim kurumuna kayıtlı öğrenci sayısı 170 milyon iken, bu sayının 2025 yılında 262 milyon olacağı tahmin edilmektedir.
Eğitim bir zamanlar bir ülkenin insan kaynakları taleplerini kendi ulusal ihtiyaçları doğrultusunda geliştirmenin bir yolu olarak görülüyordu. Günümüzde, dünyamızın sorunlarının kapsamı evrenseldir ve tüm insanlığı ilgilendiren, eğitimin amacı ortak sorunlara ortak çözümler bulabilen nesiller yetiştirmek olur.
Bu açıdan bakıldığında farklı ülkelerden ve kültürlerden gelen ve geldikleri ülkeler dışında uluslararası eğitim almış bireylerin, benzersiz bir deneyime sahip oldukları ve farklı başarılar elde ettikleri söylenebilir.
Ülkeler söz konusu olduğunda, bugün dünyanın pek çok ülkesi uluslararası öğrenci hareketliliğini bir rekabet konusu haline getirdi ve bunu ekonomik, kültürel, akademik ve diğer birçok alanda fayda sağlamak için bir araç olarak kullandı. Ülkemiz, bu alandaki çalışmaları öncelikle diğer ülkelerle karşılıklı ilişkiler kurmak açısından çok önemli bir fırsat olarak görmektedir.